Ekrem Çulfa Dr Ekrem Çulfa Aile Evlilik Çift Terapistleri
Meyveli dondurmaya bayılıyordu. Parası yeter miydi, bilmiyordu ama denemekten ne çıkardı! Pastaneye girdi, masaya gelen bayan garsona bir kâse meyveli dondurmanın ne kadar olduğunu sordu 10 yaşındaki küçük çocuk. “50 sent’’ diye cevapladı bayan garson. Elini cebine soktu ve parasını saydı çocuk. ‘Peki, küçük bir külâh alsam?” Yan masada bekleyenler vardı, sabırsızdı bayan garson. Ters bir şekilde cevapladı bu kez: “35 sent” Çocuk tekrar saydı elindeki parayı. Kararını verdi. ‘Meyveli olmasa da olur. Sade dondurma istiyorum’ dedi bu kez. Bayan garson dondurmayı getirdi, faturayı masaya koydu ve uzaklaştı. Çocuk keyifle yedi dondurmasını, kasaya parasını ödedi ve ayrıldı. Bayan garson masayı temizlemek için yaklaştığında gördüğü manzara karşısında dona kaldı. Boş kâsenin yanında garson kıza bahşiş olarak sade dondurmadan arttığı 15 sentini bırakmıştı çocuk.
Birilerine bir şeyler vermek, birilerinden bir şeyler almak kadar kolay olmuyor her zaman. Hep bir şeyler istiyoruz diğer insanlardan, hayattan. Tüm uğraşımız istediklerimizi almak için… Peki, bunun için bu kadar uğraşıyor iken kendimize dönüp baktığımızda biz bu kadar veriyor muyuz? Belki bir şeyim yok ki ne vereyim diye düşünüyor olabilirsiniz. Fakat etrafınızdakilere verebilecek o kadar çok şey var ki… En başta en büyük şeyi sevginizi verebilirsiniz, belki ilginizi, desteğinizi, bir küçük gülümsemenizi… Bun küçük detaylar siz çok farkında olmasanız da karşınızdaki kişilere büyük mutluluklar verebilir. Bunu yapmanın sadece etrafınızdakilere değil size de katkısı olacaktır. Unutmayın birilerine ne kadar çok şey verirseniz sizden bir şey azalmayacak tam tersi artacak. Bunun yanında etrafınıza ne kadar çok şey verirseniz, kendinize de çok şey verdiğinizi göreceksiniz. Kendinizi başkalarından ve kendinizden mahrum bırakmayın…
Bu konuda sorunlar yaşadığınızı düşünüyorsanız psikolojik destek alabilirsiniz.
Online Psikolojik Destek Hattı : +90 544 724 36 50